Her çocuğun strese bağlı tepkileri birbirinden farklıdır. Çocuğun yaşına, kişilik özelliklerine ve stresle başa çıkabilme becerisine bağlı olarak verdiği tepkiler değişiklik gösterir. Çocukların verdiği tepkiler davranışsal olabileceği gibi fiziksel olarak da kendini gösterebilir. Ebeveynler çocukların stresle başa çıkması durumunda uzmanlardan destek alabilir.
Ebeveynlerin çocuklarını etkileyen stres unsurlarının belirtilerini fark edebilmeleri ve sebeplerini araştırmaları büyük öneme sahiptir. Aile çocuğun strese girmesine sebep olan durumların farkına vardıysa, çocuğunun stres ve endişeyle başa çıkmasına yardımcı olabilir. Ancak, bazı çocuklarda strese bağlı yaşanan endişe bozukluğu için profesyonel yardıma ihtiyaç duyulabiliyor.
Çocukluk Döneminde Yaşanan Stresin Yaygın Sebepleri Nelerdir?
Çocuklarda stres ve endişeye sebep olan birçok durum olabiliyor. Bu durum bazen okuldaki bir problem, bazen ailedeki değişiklikler ya da bir arkadaşla yaşanan çatışmaya bağlı olabiliyor. Ancak, çocuğun yaşadığı stresin sebebi okulda başarılı olma ya da akranlarıyla iyi geçinme kaygısı da olabiliyor. Bunlar çocuğun kendi içsel baskılarından kaynaklanan endişe bozukluklarıdır. Çocuklarda yaşanan stresin yaygın nedenleri şu şekilde sıralanabiliyor:
- Aile bireylerinden birinin ölümü, ebeveynlerin boşanması, taşınma ya da yeni bir kardeşin olması gibi büyük değişiklikler çocuğun stres yaşamasına neden olabiliyor.
- Ebeveynlerin yaşadığı para ve iş endişeleri, aile içindeki karışıklık ve gergin ebeveynler, çocukların da stres yaşamasına neden olabilir.
- Sürekli bir aktiviteden diğerine koşuşturmak, çocuğun hiç boş vaktinin olmadığı aşırı yoğun programlar çocuğun strese girmesine neden olabiliyor.
- Akademik baskı ile stres yaşayan birçok çocuk okulda başarılı olmak istemesi sebebi ile stresle tanışır.
- Çocuklar büyüdükçe yaşıtları gibi olmak ve popüler olmak ister. Çocuğun bu isteği bazen bir baskıya dönüşür ve stres yaşanmasına neden olur.
- Zorbalığa maruz kalan pek çok çocuk çok ciddi sorunlar yaşayabiliyor.
- Doğal felaket, terör ve şiddet içeren felaket haberleri çocuklar için sarsıcı olabiliyor.
- Korku ve şiddet içeren bir film ya da kitap gibi kurgusal öyküler de çocuklarda kaygı ve strese neden olabiliyor.
Çocukların Stresle Başa Çıkması Konusunda Yapılması Gerekenler Nelerdir?
Çocuğunuzun stresle başa çıkmasına yardımcı olabilirsiniz. Çocukların bu tip durumlarda gereksinim duyduğu tek şey yakınlarından biraz yardım ve rehberlik almaktır. Şu yöntemleri kullanarak stres anında çocuklarınıza yardımcı olabilirsiniz:
- Ortak yaşam alanınızı daha sakin, huzurlu ve güvenli bir yere dönüştürün ve bir rutin belirleyin. Birlikte yenen aile yemekleri ya da oyun geceleri çocuğunuzun stres yaşamasına engel olabiliyor.
- Çocuğunuzun izlediği dizi veya filmleri, okuduğu kitapları ve oynadığı oyunları yakından gözlemleyin.
- Çocuğunuzu yaşamınızdaki değişikliklerden haberdar edin. Örnek olarak; başka bir şehirde yeni bir işe başlayacaksanız, bu durumun onun yaşamında da ne anlama geldiğini açıklayın.
- Çocuklarınızı başarılı olacağını düşündüğünüz, ilgisini çeken sosyal aktivitelere yönlendirin.
- Hayatlarında yaşadıkları bir olayda kontrolü onlara vermeyi deneyin.
- Kendi stresinizle başa çıkmak için siz de sosyal aktiviteler spor gibi sağlıklı alışkanlıklar edinin. Çocuklar genellikle ebeveynlerini rol model görür.
- Çocuğunuzu cesaretlendirin ve ona koşulsuz sevgi verin.
- Çocuğunuzun sağlıklı bir özsaygı geliştirebilmesi için pozitif destek veya disiplin yöntemlerinden yararlanın.
- Çocuklarınıza eleştirel davranmadan, problemlerini onun adına çözmeye kalkmadan gerçekten onları dinlemeyi öğrenin. Onları üzen sorunları anlayıp, çözmeyi öğrenmeleri için gereken desteği verin.
- Yaşadığı strese dair belirtileri ve davranışları gözlemleyin.
- Çocuğunuzun yaşadığı stresin belirtileri azalmazsa ya da çocuğunuz içine kapanır. Depresif ya da mutsuz davranışlar sergilemeye başlarsa bir uzmandan yardım alın.
Stresle Başa Çıkmak ile ilgili daha geniş bilgi almak veya randevu için bize ulaşabilirsiniz.
“Blog yazıları bilgilendirme amaçlıdır. Tıbbi tavsiye veya tedavi yöntemi olarak değerlendirilmemelidir.”
